-
1 kızgın
1) горя́чий, раскалённыйkızgın yağ — разогре́тый жир
2) перен. раздражённый, разгне́ванный, разъярённый, взбеси́вшийсяkızgın kızgın — гне́вно, серди́то, зло, разъярённо
3) паля́щий, зно́йный; жгу́чийkızgın güneşlerin altında — под зно́йным со́лнцем
4) находя́щийся в пери́оде те́чки (о животном)◊
kızgın bulut — вулкани́ческие облака́ -
2 kızgın
1) hirsli, qeyzli, acıqlı; 2) qızmış, bərk qızdırılmış; kızgın yağ – ərinmiş yağacıqlı, hirsli, qeyzli, qızğın, qızmış -
3 شوى
شَوَى1. kızartmakAnlamı: kızarmasına sebep olmak2. barbeküAnlamı: evlerin balkonlarında et v.b. pişirilen yer3. kızarmak -
4 kızarmak
1. احمر [اِحْمَرَّ]2. شوى [شَوَى] -
5 buhar
- aşırı doymuş buhar
- çürük buhar
- doymuş buhar
- ıslak buhar
- kızdırılmış buhar
- kızgın buhar
- kuru buhar
- nemli buhar
- su buharı
- yağ buharıİnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > buhar
См. также в других словарях:
dökmek — i, er 1) Sıvı veya tane durumunda olan şeyleri bulundukları kaptan başka bir yere boşaltmak İhtiyar karısı pırıl pırıl kalaylı maşrapa ile ona su dökecek. S. F. Abasıyanık 2) Belli bir yere boşaltmak Sigara tablasını dökmek. 3) Akıtmak, düşürmek… … Çağatay Osmanlı Sözlük
düğün çorbası — is. Et, un, yoğurt katılarak özellikle düğünlerde yapılan ve üzerine kızgın yağ dökülen çorba çeşidi Muhteşem bir kâse içinde dumanı tüte tüte düğün çorbası gelmiş. Ç. Altan … Çağatay Osmanlı Sözlük
kızarmak — nsz 1) Kırmızı veya ona yakın bir renk almak Nihat, yüzü kızarmış, alçak sesle söylendi. P. Safa 2) Bazı sebze ve meyveler olgunlaşmaya başlamak, olgunlaşmak Domatesler kızardı. 3) Utanç, öfke vb. duyguların etkisiyle, kanın yüze hücumu sonucu… … Çağatay Osmanlı Sözlük
Tatar böreği — is. Haşlanmış yufka parçalarına yoğurt ve kıyma katılıp üzerine kızgın yağ gezdirilerek yapılan yemek … Çağatay Osmanlı Sözlük
akıtma — is. 1) Akıtmak işi 2) Hayvanların, özellikle atların alınlarında bulunan ve burunlarına doğru uzanan beyaz leke 3) Un, süt, yağ, yumurta, şeker veya pekmezle yoğrularak cıvık bir duruma getirilen hamurun kızgın sac üzerinde pişirilmesiyle yapılan … Çağatay Osmanlı Sözlük
kömbe — is. Un, tuz ve yağ ile yoğrulan kızgın sacda veya fırında pişirilen ekmek … Çağatay Osmanlı Sözlük